Milyonlarca emekli, işçi ve memurun sabırsızlıkla beklediği ek zam haberi, 2026 yılı için hayal kırıklığına dönüştü. Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan 2026 Yılı Programı'nda, memur ve emeklilere yalnızca toplu sözleşme ve enflasyon farkı kadar artış yapılacağı belirtildi. Peki bu kararın arkasında hangi ekonomik gerçekler yatıyor? İşte Türkiye'nin savunma sanayii alanında yaptığı büyük harcamalardan biri ve bunun yarattığı tartışmalar.
Sözcü gazetesi yazarı Güney Öztürk, 31 Ekim 2025 tarihli köşe yazısında dikkat çekici bir analiz paylaştı. Türkiye'nin Eurofighter savaş uçakları alımı için İngiltere ile yaptığı anlaşma, ekonomik dengeler açısından önemli sorular doğurdu. Türkiye, 20 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağı için tam 5.4 milyar sterlin ödeyecek. Bu rakam, her bir uçağın maliyetinin 270 milyon sterline denk geldiğini gösteriyor.
Almanya ile Türkiye Arasındaki Çarpıcı Fiyat Farkı
Aynı dönemde Almanya da benzer bir anlaşma gerçekleştirdi. Almanya, 20 adet Eurofighter savaş uçağı için 3.3 milyar sterlin ödeyecek. Bu da uçak başına 167 milyon sterlin demek. İki ülke arasındaki fark ise tam 103 milyon sterlin. Toplamda bakıldığında Türkiye, Almanya'ya kıyasla 2.1 milyar sterlin daha fazla ödeme yapıyor.
Peki bu kadar büyük bir fark nasıl oluştu? Uzmanlar, bu farklılığın birçok nedeni olduğunu belirtiyor. Türkiye'nin aldığı pakette MBDA Meteor uzun menzilli hava-hava füzeleri, kısa menzilli hava-hava füzeleri ve Brimstone taktik füzeleri gibi geniş bir silah yelpazesi bulunuyor. Ayrıca uzun dönemli bakım, yedek parça temini, simülatör sistemleri ve kapsamlı eğitim programları da anlaşmaya dahil edildi.
Almanya ise zaten Airbus ve MBDA gibi üretim tesislerine sahip olduğu için bakım ve üretim maliyetlerini kendi altyapısıyla karşılayabiliyor. Türkiye'nin uçakları ise büyük ölçüde İngiltere'deki BAE Systems tesislerinde üretilecek ve entegre edilecek. Bu durum, endüstriyel katılım ve lojistik açısından ek maliyetler getiriyor.
Bir diğer önemli faktör ise teslimat takvimi. Türkiye, ilk uçağını 2030 yılında teslim alacak. Almanya'nın teslimat dönemi ise 2031-2034 arasında gerçekleşecek. Üretim hattında öncelik kazanmak, doğal olarak ekstra bir maliyet anlamına geliyor.
Ekonomik Durum ve Satın Alma Gücü Karşılaştırması
Türkiye ile Almanya arasındaki ekonomik farklar, bu tür büyük savunma harcamalarının etkisini daha da belirgin hale getiriyor. İstatistiklere göre Almanya'da kişi başına düşen yıllık gelir 55 bin dolar seviyesinde bulunurken, Türkiye'de bu rakam 13 bin dolar civarında. Almanya'da ortalama emekli maaşı 1.866 Euro (yaklaşık 91 bin TL) iken, Türkiye'de bu rakam 346 Euro (yaklaşık 16.881 TL) seviyesinde seyrediyor.
Satın alma gücü açısından bakıldığında tablo daha da çarpıcı. Almanya'da asgari ücretle çalışan bir kişi, maaşıyla yaklaşık 340 kilogram et alabilirken, Türkiye'de bu rakam sadece 37 kilogram. Bu veriler, her iki ülkenin ekonomik yapısı ve vatandaşların yaşam standartları arasındaki uçurumu gözler önüne seriyor.
2025 ve 2026 Yılında Emekli Maaşları Nasıl Belirlendi?
Türkiye'de emekli maaşlarına yapılan zamlar, altı aylık periyotlarla enflasyon oranına göre belirleniyor. Temmuz 2025'te yapılan son artışta, memur ve memur emeklilerine yüzde 15.57 ile yüzde 16.67 arasında değişen oranlarda zam uygulandı. Ekim 2025 itibarıyla en düşük emekli maaşı 16.880 TL olarak belirlendi.
Ancak 2026 yılı için açıklanan program, emekliler ve memurlar açısından umut kırıcı haberler içeriyor. Ek zam taleplerinin karşılanmayacağı, yalnızca toplu sözleşme ve enflasyon farkı kadar artış yapılacağı resmi olarak duyuruldu. Bu durum, sosyal medyada ve sendika çevrelerinde büyük tepkilere neden oldu.
İşçi, Memur ve Emekli Arasındaki Zam Adaletsizliği Tartışılıyor
2025 yılında belirlenen ücret artış oranları, farklı kesimler arasında ciddi bir tartışma başlattı. İşçilere yüzde 45 oranında zam yapılırken, memur ve emeklilere yalnızca yüzde 20 civarında artış uygulandı. Bu durum, özellikle emekli ve memur kesimleri tarafından adaletsizlik olarak nitelendirildi.
Sendika yetkilileri, enflasyonun fiili olarak resmi rakamlara göre daha yüksek seyrettiğini ve emekli maaşlarına yapılan artışların satın alma gücünü korumakta yetersiz kaldığını vurguluyor. Özellikle enerji, gıda ve kira gibi temel harcama kalemlerindeki artışlar, emekli gelirlerinin reel değerini hızla aşındırıyor.
Savunma Harcamaları ve Sosyal Politikalar Dengesi Sorgulanıyor
Eurofighter anlaşması, Türkiye'nin savunma sanayiine yaptığı büyük yatırımlardan yalnızca biri. Ülke, yerli ve milli savunma projelerine önemli kaynaklar ayırırken, bu harcamaların sosyal politikalar ve emekli maaşları üzerindeki etkisi kamuoyunda sıkça tartışılıyor.

İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Türkiye ile yapılan anlaşmanın İngiltere'nin savunma sanayiine önümüzdeki on yıl boyunca on binlerce istihdam sağlayacağını açıkladı. Ancak Türkiye açısından bu anlaşmanın bütçe üzerindeki yükü ve alternatif kullanım alanları, ekonomi uzmanları tarafından irdeleniyor.
Emekliler 2026'da Ne Bekliyor?
Ocak 2026'da yapılacak olan emekli maaş güncellemesi, 2025 yılının ikinci yarısındaki enflasyon verilerine göre belirlenecek. Uzmanlar, altı aylık enflasyonun yüzde 16.86 ile yüzde 17.44 arasında gerçekleşmesini öngörüyor. Bu durumda, Ocak 2026'da emekli maaşlarına bu oran kadar artış uygulanacak.
Ancak ek zam taleplerinin karşılanmayacağı kesinleşmiş durumda. Cumhurbaşkanlığı'nın 2026 Yılı Programı'nda, geçmiş dönem maaş artışlarının "reel değer korunması" açısından yeterli görüldüğü belirtildi. Bu durum, emekli dernekleri ve sendikalar tarafından eleştiriliyor.
Enflasyon Gerçeği ve Satın Alma Gücü Kaybı
Resmi enflasyon rakamları ile fiili enflasyon arasındaki farkın her geçen gün büyüdüğü vurgulanıyor. Özellikle gıda, ulaşım ve konut giderleri, ortalama enflasyon oranının çok üzerinde artış gösteriyor. Bu durum, sabit gelirle yaşayan emeklileri en çok etkileyen faktörlerin başında geliyor.
Emekli bir kamu görevlisi, maaşının sadece temel ihtiyaçları karşılamakta zorlandığını, sağlık harcamaları ve ilaç giderleri eklendiğinde ise ayın sonunu getirmenin neredeyse imkansız hale geldiğini dile getiriyor. Benzer şikayetler, sosyal medya platformlarında ve mahalle sohbetlerinde gündemin ilk sıralarında yer alıyor.
İntibak Yasası ve Seyyanen Zam Talepleri Devam Ediyor
Emekli kesimlerinin en önemli taleplerinden biri, intibak yasasının hayata geçirilmesi. Bu yasa, farklı dönemlerde emekli olan kişiler arasındaki maaş farklılıklarını gidermeyi hedefliyor. Aynı süre çalışmış ve aynı primle emekli olmuş iki kişi arasında, sadece emeklilik tarihine göre ciddi maaş farkları oluşabiliyor.
Seyyanen zam ise tüm emeklilere enflasyondan bağımsız olarak belli bir oranda artış yapılmasını öngörüyor. Bu talep, özellikle 2000'li yıllarda emekli olan ve düşük maaşla geçinmeye çalışan kesimler tarafından ısrarla dile getiriliyor.
Ekonomi Yönetiminin Açıklamaları ve Gelecek Planları
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, son dönemde yaptığı açıklamalarda emekli maaşlarının enflasyona endeksli olarak artırılmaya devam edileceğini, ancak bütçe imkanları çerçevesinde hareket edildiğini belirtti. Bakanın açıklamalarına göre, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği için dikkatli bir denge politikası izleniyor.
Ekonomi yönetimi, 2026 yılında enflasyonun daha da düşürülmesi hedefinin öncelikli olduğunu vurguluyor. Bu hedefe ulaşıldığında, emekli ve memur maaşlarının da reel olarak artacağı ifade ediliyor. Ancak kamuoyu, somut iyileştirmelerin bir an önce hayata geçirilmesini bekliyor.
Avrupa Ülkeleri ile Kıyaslama: Emekli Maaşları ve Yaşam Standartları
Avrupa Birliği ülkelerinde emekli maaşları, kişinin çalışma hayatı boyunca elde ettiği gelirin yüzde 60-70'i seviyesinde belirleniyor. Almanya'da emekli maaşı, ortalama çalışma ücretinin neredeyse yarısına yakın. Fransa, İtalya ve İspanya gibi ülkelerde de benzer oranlar geçerli.
Türkiye'de ise emekli maaşlarının, aktif çalışma dönemindeki gelirin çok daha altında kaldığı görülüyor. Bu durum, emeklilerin sosyal yaşamlarını kısıtlıyor ve temel ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırıyor. Sağlık hizmetlerine erişim, sosyal ve kültürel etkinliklere katılım gibi alanlarda ciddi kısıtlamalar yaşanıyor.
Sosyal Güvenlik Sisteminin Geleceği ve Reform Tartışmaları
Türkiye'nin genç nüfus yapısı, sosyal güvenlik sistemi açısından bir avantaj olarak görülüyor. Ancak emekli sayısının her geçen yıl artması ve aktif çalışan sayısının görece azalması, sistemin uzun vadeli sürdürülebilirliği konusunda endişelere yol açıyor.
Ekonomi uzmanları, sosyal güvenlik sisteminde yapısal reformların kaçınılmaz olduğunu belirtiyor. Prim ödeme süreleri, emeklilik yaşı ve maaş hesaplama yöntemleri gibi konularda yeniden düzenleme yapılması gerektiği vurgulanıyor. Ancak bu tür reformların toplumsal kabul görmesi ve adil bir şekilde uygulanması büyük önem taşıyor.
Tasarruf Tedbirleri ve Bütçe Disiplini Arasında Emekliler
Hükümet, bütçe açığını azaltmak ve ekonomik istikrarı sağlamak amacıyla çeşitli tasarruf tedbirleri uyguluyor. Bu tedbirler arasında kamu harcamalarının kısıtlanması, yatırım projelerinin ertelenmesi ve sosyal yardımların gözden geçirilmesi yer alıyor.
Ancak emekli kesimi, bu tasarruf tedbirlerinin en çok kendilerini etkilediğini düşünüyor. Özellikle ek zam yapılmaması kararı, emekliler ve sendikalar tarafından haksızlık olarak değerlendiriliyor. Sosyal medyada başlatılan kampanyalar ve imza toplama girişimleri, kamuoyu baskısını artırıyor.
Siyasi Partilerin Emekli Politikaları ve Vaatleri
Muhalefet partileri, emekli maaşlarına ek zam yapılacağı, intibak yasasının çıkarılacağı ve seyyanen artış uygulanacağı vaatlerinde bulunuyor. Bu vaatler, özellikle yerel seçimler ve genel seçimler öncesinde ön plana çıkıyor.
Ancak iktidar partisi, bütçe gerçeklerini ve ekonomik sürdürülebilirliği gözeten bir politika izlediğini savunuyor. Popülist vaatlerin uzun vadede ekonomiye zarar vereceği ve enflasyonu körükleyeceği ifade ediliyor.
Emeklilerin Günlük Yaşamda Karşılaştığı Zorluklar
Emeklilerin büyük çoğunluğu, maaşlarını ayın ilk haftasında harcamak zorunda kalıyor. Market alışverişleri, fatura ödemeleri ve zorunlu sağlık harcamaları, gelirin neredeyse tamamını tüketiyor. Ayın geri kalanında ise çocuklarından ya da akrabalarından destek almak zorunda kalanların sayısı artıyor.
Özellikle kira ödeyen emekliler, durumun daha da zor olduğunu belirtiyor. Kira fiyatlarındaki hızlı artış, emekli maaşlarının önemli bir bölümünü tüketiyor. Bu durum, bazı emeklileri çocuklarının yanına taşınmaya ya da daha küçük evlere geçmeye zorluyor.
Sağlık Harcamaları ve İlaç Giderleri
Emeklilerin en büyük harcama kalemlerinden biri de sağlık giderleri. Kronik hastalıklar için düzenli kullanılması gereken ilaçların fiyatları, her geçen gün artıyor. Özel muayene ve tetkik gerektiren durumlar, emekli bütçesine ağır bir yük bindiriyor.
Devlet hastanelerindeki yoğunluk ve randevu sistemindeki gecikmeler, bazı emeklileri özel sağlık kuruluşlarına yönlendiriyor. Ancak özel hastane ücretleri, emekli maaşlarıyla karşılanamayacak seviyelere ulaşmış durumda. Bu durum, sağlık hizmetlerine erişimde ciddi eşitsizlikler yaratıyor.
Sonuç: Ekonomik Dengeler ve Sosyal Adalet Arayışı
Türkiye'nin savunma sanayiindeki büyük harcamaları, bir yandan ülkenin güvenlik ihtiyaçlarını karşılarken, diğer yandan bütçe üzerinde önemli bir yük oluşturuyor. Eurofighter anlaşmasında ortaya çıkan yüksek maliyet farkı, kaynakların nasıl kullanıldığı ve önceliklerin nasıl belirlendiği konusunda toplumsal tartışmaları beraberinde getirdi.
Emekliler, işçiler ve memurlar, ekonomik büyümeden adil bir pay almak ve yaşam standartlarını korumak istiyor. 2026 yılında ek zam yapılmayacağı açıklaması, bu kesimler açısından hayal kırıklığı yarattı. Önümüzdeki dönemde ekonomi yönetiminin atacağı adımlar, hem bütçe disiplini hem de sosyal adalet dengesi açısından kritik önem taşıyor.
Sonuç olarak, savunma harcamaları ile sosyal politikalar arasındaki denge, Türkiye'nin önündeki en önemli ekonomik ve siyasi meselelerden biri olmaya devam edecek. Emeklilerin ve çalışanların taleplerinin karşılanması, ekonomik istikrar hedefleriyle birlikte değerlendirilmeli ve sürdürülebilir çözümler üretilmelidir.
            
            
                            
                            
                            



