Türkiye'nin tarihsel mirası ile modern cumhuriyet değerleri arasındaki tartışmalar, zaman zaman sosyal medya üzerinden gündeme geliyor. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun soyundan gelen isimler, kamuoyunda dikkat çeken açıklamalarıyla sıkça konuşuluyor. Bu tür paylaşımlar, hem tarihsel birikimi hem de güncel olayları bir araya getirerek geniş yankı uyandırıyor. Ancak son dönemde yaşanan bir olay, bu tartışmaları yeni bir boyuta taşıdı ve kamuoyunda yoğun ilgi gördü.

II. Abdülhamit'in 4. kuşak torunu olarak bilinen Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu, yakın zamanda sahte diploma soruşturmasıyla ilgili gelişmelerle gündeme gelmişti. Ankara'da yürütülen bu soruşturma kapsamında, Osmanoğlu'nun İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'nden aldığı belirtilen lisans diplomasının sahte olduğu tespit edildi. Bu durum, Yükseköğretim Kurulu tarafından resmi olarak doğrulanmış ve diploması iptal edilmişti. Osmanoğlu, daha önce tarih derslerinde yanlış anlatılan tarih nedeniyle kötü notlarla karşılaştığını iddia ederek savunmasını yapmıştı, ancak soruşturma sonuçları bu iddiaları gölgede bıraktı.

O Anket Şirketi Yine AK Parti'yi Birinci Gösterdi!
O Anket Şirketi Yine AK Parti'yi Birinci Gösterdi!
İçeriği Görüntüle

Sahte diploma skandalı, Osmanoğlu'nun sadece eğitim geçmişiyle sınırlı kalmadı. Bu olay, resmi evrakta sahtecilik suçlamasıyla genişleyerek, elektronik imza gibi teknik detayları da içine aldı. Çete üyesi olduğu öne sürülen kişilerle bağlantılı olarak incelenen bu skandal, Osmanoğlu'nun Devlet-i Aliyye Ocakları Genel Başkanı sıfatıyla yürüttüğü faaliyetleri de mercek altına aldı. Ayrıca, külliye inşası için bağış topladığı iddiaları da ortaya atıldı ve bu durum kamu vicdanında soru işaretleri yarattı. Tüm bunlar, Osmanoğlu'nun kamuoyundaki imajını etkilemiş olsa da, o yeni bir adım atarak dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı gibi önemli bir günde, Osmanoğlu sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Bu paylaşım, Necip Fazıl Kısakürek'e atfedilen bir sözü içeriyordu: "Dünyada bin yıllık tarihi silinen ve o günü bayram olarak kutlayan başka bir millet yoktur." Söz, Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihsel mirasını vurgulayarak, cumhuriyetin kuruluşunu eleştirel bir bakışla yorumluyordu. Paylaşım, kısa sürede binlerce görüntülenme aldı ve çeşitli kesimlerden tepkiler yağdı. Kimileri bu ifadeyi tarihsel bir eleştiri olarak görürken, diğerleri cumhuriyet değerlerine yönelik bir saldırı olarak nitelendirdi.

II. Abdülhamit'in Torunundan Tartışmalı Paylaşım! 29 Ekim Sözü ...

II. Abdülhamit'in Torunundan Tartışmalı Paylaşım! 29 Ekim Sözü ...

Tepkiler, sosyal medyada hızla yayıldı. Birçok kullanıcı, paylaşımın zamanlamasını sorgulayarak, cumhuriyet bayramının kutlandığı bir günde böyle bir ifadenin uygun olmadığını belirtti. Örneğin, bazı yorumlarda Osmanoğlu'nun dedesi II. Abdülhamit dönemindeki toprak kayıplarına atıf yapılarak, Osmanlı tarihinin de eleştirilmesi gerektiği vurgulandı. Osmanoğlu'nun "şehzade" unvanını kullanarak kendini tanıttığı ve çakarlı araç kullandığı iddiaları da bu tepkileri körükledi. Ayrıca, asker kaçağı olduğu yönündeki söylentiler de gündeme gelerek, skandalın boyutlarını genişletti.

Osmanoğlu'nun geçmişi, bu paylaşımı daha da ilgi çekici kılıyor. Kendisini Sultan II. Abdülhamit'in soyundan gelen biri olarak konumlandıran Osmanoğlu, Devlet-i Aliyye Ocakları gibi oluşumlarla Osmanlı mirasını yaşatmaya çalışıyor. Ancak sahte diploma olayı, bu çabaları gölgede bırakmış durumda. Soruşturma sırasında ortaya çıkan detaylar, Osmanoğlu'nun üniversite kaydının sahte bir mezuniyet belgesiyle desteklendiğini gösteriyor. Bu belge, YÖK tarafından iptal edildi ve konu mahkemeye taşındı. Osmanoğlu, ailesinin itibarını korumak için tedbir talebinde bulundu ancak mahkeme bu talebi reddetti.

Paylaşımın arka planında yatan motivasyonlar da merak konusu. Necip Fazıl Kısakürek'in sözü, yıllardır çeşitli platformlarda Osmanlı'yı savunan kesimler tarafından kullanılıyor. Bu söz, bin yıllık bir tarihsel birikimin silindiğini iddia ederek, cumhuriyetin kuruluşunu sorguluyor. Osmanoğlu'nun bu sözü seçmesi, kendi aile tarihine duyduğu bağlılığı yansıtıyor olabilir. Ancak bu tür ifadeler, toplumda bölünmelere yol açabiliyor ve tarih tartışmalarını alevlendiriyor.

Skandalın etkileri, sadece sosyal medya ile sınırlı kalmadı. Medya organlarında geniş yer bulan bu olay, Osmanlı torunları ile cumhuriyet değerleri arasındaki gerilimi yeniden gündeme getirdi. Osmanoğlu'nun paylaşımı, bazı kesimler tarafından desteklenirken, çoğunlukla eleştiri aldı. Tepkilerin yoğunluğu, paylaşımın silinmemesi ve Osmanoğlu'nun sessiz kalmasıyla daha da arttı. Bu durum, kamuoyunda tarih eğitiminin önemi ve doğru bilgi kaynaklarının kullanımını da tartışmaya açtı.

Sonuç olarak, Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu'nun sahte diploma skandalının ardından yaptığı bu paylaşım, Türkiye'nin tarihsel kimliği üzerine düşünmeye sevk ediyor. Osmanlı mirası ile cumhuriyet idealleri arasındaki denge, böyle olaylarla sürekli test ediliyor. Osmanoğlu'nun geleceğe yönelik adımları ve soruşturmanın sonuçları, bu hikayenin devamını belirleyecek gibi görünüyor.